Felaketin boyutunu artıran faktörler_ Mahir ULUTAŞ_ BirGün Gazetesi, 08 Şubat 2022

Felaketin boyutunu artıran faktörler
Mahir ULUTAŞ
BirGün Gazetesi, 08 Şubat 2022
https://www.birgun.net/haber/felaketin-boyutunu-artiran-faktorler-376351
Mahir Ulutaş*
1970’lerle birlikte kapitalizmin yeniden yapılanma süreci içerisinde, tüm diğer temel altyapı hizmeti alanları gibi elektrik enerjisi alanı da kamu hizmeti olmaktan çıkarılıp piyasalaştırılırken Türkiye’de süreç 24 Ocak kararları ve 12 Eylül darbesiyle başladı. 1980’li yılların ortasında ilk fiili adımların atılmasına müteakip 2001 tarihli “Enerji Piyasası Kanunu” ile mantıksal sonucuna ulaştı.
Özelleştirmenin rekabet ve ucuzluk getireceğinin ve özel sektör dinamizmi ile alanın daha verimli bir şekilde değerlendirileceği propagandası ile toplumsal destek de bulan uygulamaların Türkiye’yi getirdiği yer ortadadır. Kamu tekeli parçalanıp özel tekeller yaratılırken alan birkaç özel sermaye grubunun kısa vadeli kar realizasyonu hırsına teslim edilerek yönetilemez bir hale getirilmiştir. Toplum yararını dikkate almayan, kamusal planlamayı, denetimi ve kamusal üretimi reddeden kamu kaynaklarını özel şirketlere aktarmaya ve belirli sermaye gruplarının çıkarlarını azamileştirmeye yönelen enerji politika ve uygulamaları sonucu, enerji fiyatları tüm toplum için sürdürülemez oranda artmış, enerji yoksulluğu ve yoksunluğu hızla öncelikli bir gündem haline gelmiştir. İnsanlar ısınamaz, barınamaz haldedir ve daha da vahimi yaşanan enerji krizi yakın vadede gıda başta olmak üzere tüm alanlara yayılmak üzeredir.
TAHRİBATIN GÖSTERGESİ
Özelleştirme politikalarının en kahredici görüntülerinden biri bugün Isparta’da yaşanmaktadır. Son 30 yılın en soğuk kışını geçiren bölgede, kenti besleyen 154kV’luk hat ve şehir içi 34,5kV’luk dağıtım hatları devrilmiş, iki tam gün kente elektrik verilememiş ve kesinti üzerinden günler geçmesine rağmen kentin belli bölgeleri halen enerjisizdir. Yaşananlar elektrik enerjisi alanındaki tahribatın sarsıcı bir göstergesidir.
Bir yanda kamuya ait TEİAŞ’ın kontrolündeki kenti besleyen ana iletim hattının devrilmesi gerçeği var. Liyakatsiz üst yönetim tarafından kurum içindeki on yıllara dayalı mesleki birikimi hiçe sayıldığı, zamanında bakımı ve onarımı yapılmamış, yıllar yılı gereken yatırımları almayan ve modern mühendisliğin gereği olarak bir yerde kesinti ya da arıza varken bir başka noktadan kenti beslemeye olanak sağlayacak ring sistemini henüz kurmamış iletim hatlarımız bugün Isparta’da çökmüştür. Ancak yarın bir başka bölgede aynı sorunun yaşanmayacağının garantisi de yoktur. Ülkenin en stratejik kurumlarından birisi olan TEİAŞ’ın özelleştirilmesinin gündemde olduğu gerçeği göz önünde bulundurulursa, özel sektörün kısa vadeli kar hırsının da devreye girmesi ile tehlikenin boyutunun daha da büyüyebileceği açıktır.
LİYAKAT OLMALI
Diğer yandan özel sektör tarafından idare edilen kent içi dağıtım şebekesinin hali daha da kötüdür. İletim hattındaki arıza, 2 günde dahi olsa giderildikten sonra dağıtım şebekesinin sorunları devam etmekte, yukarıda ifade edildiği gibi kentin belli bölgelerine halen enerji verilememektedir. Özel sektör tüm diğer bölgelerde olduğu gibi Isparta’da da gereken yatırımları yapmamış, hemen tüm faaliyetleri taşere ederek niteliği yüksek personeli elinden kaçırmış, şebekenin teknik ihtiyaçları yerine kendi kısa vadeli kârını öne alarak felaketin boyutunu artıran en önemli faktöre dönüşmüştür.
Çözüm açıktır, tüm özelleştirmeler durdurulmalı, kamunun bu alana yatırım yapmasını engelleyen yasal veya fiili engeller ortadan kaldırılmalı, gerek elektrik gerekse petrol ve doğalgaz alanlarında dikey entegre bir kamu tekeli tekrar kurularak, kamu mülkiyetindeki bu kuruluşların çalışanlarının yönetim ve denetimde söz ve karar sahibi olduğu, liyakati esas alan nitelikli yönetimlere sahip olmaları sağlanmalıdır.
*Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi Eski Başkanı
Ek Olarak:
1984’te başlayan enerjideki özelleştirme serüveni
BirGün Gazetesi HABER MERKEZİ
BirGün Gazetesi, 08 Şubat 2022
https://www.birgun.net/haber/1984-te-baslayan-enerjideki-ozellestirme-seruveni-376353
Isparta’daki skandal AKP ile doruğa çıkan özelleştirmenin ülkeyi nasıl bir felakete sürüklediğinin net göstergesi. Kamu varlıkları yok pahasına satılırken şirketler, hiçbir yatırımda bulunmadıkları gibi iyileştirmeler yapmaktan da kaçınıyor. Denetlenmeyen şirketler üstlendikleri sorumlulukları yerine getirmezken sadece ceplerini düşünüyor.
İşte enerjideki özelleştirme serüveni:
► 1930’lu yıllarda İller Bankası, Etibank ve Elektrik İşleri Etüt İdaresi’nin kurulması ile birlikte, elektrik enerjisinin üretim-iletim ve dağıtımında kamu planlaması öne çıkmış, yabancı şirketlere verilmiş olan imtiyazların 1939 yılında kaldırılması ve dağıtım şebekelerinin ilgili belediyelere devredilmesiyle elektrik hizmetlerinin dağıtımında da kamu görev almıştır.
► 1970 yılında Türkiye Elektrik Kurumu’nun (TEK) kuruluşu ile birlikte elektrik enerjisinde üretim, iletim ve dağıtım, merkezi olarak kamu eliyle planlanmaya başlandı. 1982 yılında çıkarılan yasa ile belediye ve köy birliklerinin işletmesi altında bulunan dağıtım şebekelerinin de Türkiye Elektrik Kurumu’na devredilmesi sonucu tekel konumunda dikey bütünleşik merkezi bir yapı oluşturuldu.
► 1984 yılı sonlarında çıkarılan 3096 sayılı Yasa ile TEK’in tekel statüsü kaldırılarak ileride özelleştirme amacına da hizmet etmek üzere “piyasalaşma” yolunda ilk adım atıldı.
► İlk özelleştirme girişimine 1989 yılında başlandı. İlk olarak Kayseri ve Civarı Elk. TAŞ, Çukurova Elk. AŞ. Kepez AŞ. ve Aktaş Elk. AŞ. ilgili bölgelerinde elektrik ticareti ile görevlendirildi.
► 1993’te TEK, TEAŞ ve TEDAŞ olarak iki ayrı İktisadi Devlet Teşekkülü’ne ayrıştırıldı, böylece üretmiş olduğu hizmetlerin de kamu hizmeti kapsamından çıkarılması sağlandı.
► 1994’te Yap-İşlet-Devret modeli olarak bilinen yasa, 1997’de Yap-İşlet modeli olarak bilinen yasa yürürlüğe girdi. Bu modellerle özel sektör tarafından alım garantili enerji üretim santralleri inşa edildi.
► Elektrik Sektörünün Yeniden Yapılandırılması” adı altında “serbestleştirme” ve “özelleştirme” amacına dönük olarak 2001 yılında 4628 sayılı Elektrik Piyasası Yasası hayata geçirildi. Bu yasa sonrasında TEAŞ, EÜAŞ ve TEİAŞ olarak ikiye ayrıldı. Tüm dağıtım şirketleri 21 bölgeye ayrılarak tamamen özelleştirildi ve elektrik alanında bir borsa yapısı kurularak Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) kuruldu.
► Türkiye enerjide büyük oranda fosil yakıtlara dayalı kaynaklara ve dolayısıyla dışa bağımlı bir ülke. Fosil yakıtların payı yüzde 83,5 civarında. İthal-yerli dengesi sürdürülemez bir noktaya geldi. Dışa bağımlılık yıllar içerisinde arttı. 1990’larda yüzde 51,6 olan oran, 2018’de yüzde 72,4’e çıktı. Elektrik üretiminde kamunun payı 2021’de yüzde 21 oldu. Elektrik satışı tamamen özel şirketlere bırakıldı.
Thank you for your sharing. I am worried that I lack creative ideas. It is your article that makes me full of hope. Thank you. But, I have a question, can you help me?
Your point of view caught my eye and was very interesting. Thanks. I have a question for you.
Your point of view caught my eye and was very interesting. Thanks. I have a question for you.